bugün
- kurtlar vadisi pusu rezaleti11
- sophie dee'nin memeleri10
- çok fazla çirkin erkek olması12
- yigitzsche13
- erdal beşikçioğlu'nun öğle yemeği22
- evlenmek istememek ama yalnızlıktan da sıkılmak14
- anın görüntüsü15
- aleyna tilki nin annesi12
- cengiz ünder'in bıyığı12
- icardi19058
- ölmeye karar vermek19
- erdal beşikçoğlu'nun işçilerle yemek pr çalışması10
- mehmet şimşek'in türk milletine yerel halk demesi15
- icardi1905 silik olsun kampanyası14
- sağlıklı cinsel bir yaşamım var neden konuşuluyor12
- motorcu fırlama hafif demir demirkan tarzı yazar15
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri10
- 18 nisan 2024 fenerbahçe olympiakos maçı59
- sexting haram mıdır23
- assembly kodu11
- iremga8
- fenerbahçe taraftarı9
- ezgi mola9
- annem baban uğur dündar dedi9
- kuva'i milliye ne ise hamas da o dur20
- junkman12
- ali koç8
- fenerbahçe13
- arda güler16
- altıncı filoya karşı namaz kılmak12
- uludağ sözlük discord grubu9
- yazarların en rum özelliği20
- erdoğan'dan sonraki başkan16
- ismail kartal19
- konstantinos tzolakis9
- sözlük kızlarının elleri şuan napıyor sorunsalı8
- sadece sennn9
- türkiyede bütün yiyecek fiyatları aşırı fahiştir16
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti11
- eybırın manyağı kıskanması14
- kadın ayağı kokusu11
- erkeklerin bir kere küsünce geri barışmaması18
- flörtlerinizin ortak özellikleri21
- beni seviyor musunuz8
- görümceniz sizi engellese ne yaparsınız13
- anksiyete psikolojik değil fizyolojik bir sorundur11
- bacaklarımdan tahrik olan kız olduğunu sanmıyorum14
- yazarlardan parfüm önerileri14
- letthe8
- manyak olmaya karar verdim8
entry'ler (1513)
Kendisi uzun zamandır ekşi sözlükte buiret adı altında esip gürlemektedir.
alakasızdır, hatta 160 boylu kızlara kezban diyen erkek direkt barzodur. Üzgünüm ama böyle.
ayrıca scarlett johansson,simone simons, emilia clarke, shakira bunlar da kısadır ama bunlara kimse kezban demez. çünkü güzellerdir, bi insana da zaten boyu kısa diye kezban denmesi çok aptalca.
ayrıca scarlett johansson,simone simons, emilia clarke, shakira bunlar da kısadır ama bunlara kimse kezban demez. çünkü güzellerdir, bi insana da zaten boyu kısa diye kezban denmesi çok aptalca.
Tam anlamıyla bir ergen, hatta doruklarını fazla uç noktalarda yaşadığı aşikar ki bunu twitter sayfasından da ve tipinden de rahatça anlayabiliyorsunuz.
Sanırım psikolojik sorunları var çünkü cidden normal bir insan ateist konularına gireceğim okuduğum bir kaç şey de inanç meseleleri de vardı bunu yapmaz, ateist bir insan bile. çünkü bunun inançla alakası yok hayvan sevgisiyle,insan sevgisiyle alakası var. aileden gelen eğitim ve öğretimle alakası var. kendisini bayağı kınıyorum.
tartışmalar olmuş okulla kedinin ne alakası var diye. aslında kafamı karıştıran bi şey bu da. eğitime devam edip bu tarz insanlar topluma kazandırılmaya çalışışmalı mı yoksa hayat boyu bu yaptığının acısını çekmeli mi diye ama bu tarz birinin iflah olacağını da zannetmiyorum ki bu da telefon mesajlaşmalarından belli.
sanırım fazla ceza verilmeyecek, okuldan da atılmaz herhalde, ya da atıladabilir bunun yüzünden hapis yatacağını düşünenler yoktur umarım aramızda. ama eğer bu şekilde ceza almayacaksa tepkilerde haklısınız. vicdan azabı çekmeli.
gerçi ekşi sözlükte 30 sayfayı bulmuş entry altı, insanların bir anda nefretini kazanmak inanın psikolojiyi alt üst eden bir şey. kendisinin bundan sonra rehabilitasyonla bile düzeleceğini zannetmiyorum. ülkeyi terk edip adını soyadını falan değiştirmesi gerekiyor. o kadar kötü şeyler yazılmış ki haklı olarak.
ama ben aynı hassasiyetin başka durumlarda da gösterilmesini istiyorum. cidden, olayı hemen başka noktalara da çekecek olursam, aç çocuklar var, ambulans gelemedi diye çocuğunun cesedini sırtında taşıyanlar, evde cam yok diye üşüyüp donarak ölen bebek, her yıl tecavüze uğrayan çocuklar, kadınlar, doğranan insanlar... bunlara da bu denli fazla tepki verilmesini istiyorum. çünkü bu yapılan küçük bir şey değil elbette, ama küçükte şu saydıklarımın yerinde, üzgünüm, ve biz halk olarak küçük şeyleri daha çok büyütüyoruz.
aynı şey ebru gündeşin ağlamasında da meydana gelmişti hatırlatırım, o günlerde bir bebek ölmüştü donarak cam olmayan evinde. bu hassasiyeti her zaman gösterelim.
ve can aksoy denilen arkadaşa da şimdiden rahmet diliyorum*
Sanırım psikolojik sorunları var çünkü cidden normal bir insan ateist konularına gireceğim okuduğum bir kaç şey de inanç meseleleri de vardı bunu yapmaz, ateist bir insan bile. çünkü bunun inançla alakası yok hayvan sevgisiyle,insan sevgisiyle alakası var. aileden gelen eğitim ve öğretimle alakası var. kendisini bayağı kınıyorum.
tartışmalar olmuş okulla kedinin ne alakası var diye. aslında kafamı karıştıran bi şey bu da. eğitime devam edip bu tarz insanlar topluma kazandırılmaya çalışışmalı mı yoksa hayat boyu bu yaptığının acısını çekmeli mi diye ama bu tarz birinin iflah olacağını da zannetmiyorum ki bu da telefon mesajlaşmalarından belli.
sanırım fazla ceza verilmeyecek, okuldan da atılmaz herhalde, ya da atıladabilir bunun yüzünden hapis yatacağını düşünenler yoktur umarım aramızda. ama eğer bu şekilde ceza almayacaksa tepkilerde haklısınız. vicdan azabı çekmeli.
gerçi ekşi sözlükte 30 sayfayı bulmuş entry altı, insanların bir anda nefretini kazanmak inanın psikolojiyi alt üst eden bir şey. kendisinin bundan sonra rehabilitasyonla bile düzeleceğini zannetmiyorum. ülkeyi terk edip adını soyadını falan değiştirmesi gerekiyor. o kadar kötü şeyler yazılmış ki haklı olarak.
ama ben aynı hassasiyetin başka durumlarda da gösterilmesini istiyorum. cidden, olayı hemen başka noktalara da çekecek olursam, aç çocuklar var, ambulans gelemedi diye çocuğunun cesedini sırtında taşıyanlar, evde cam yok diye üşüyüp donarak ölen bebek, her yıl tecavüze uğrayan çocuklar, kadınlar, doğranan insanlar... bunlara da bu denli fazla tepki verilmesini istiyorum. çünkü bu yapılan küçük bir şey değil elbette, ama küçükte şu saydıklarımın yerinde, üzgünüm, ve biz halk olarak küçük şeyleri daha çok büyütüyoruz.
aynı şey ebru gündeşin ağlamasında da meydana gelmişti hatırlatırım, o günlerde bir bebek ölmüştü donarak cam olmayan evinde. bu hassasiyeti her zaman gösterelim.
ve can aksoy denilen arkadaşa da şimdiden rahmet diliyorum*
hakikaten insanı lahmacundan soğutandır, hele bol soğan kattıysanız lahmacunun sonlarına doğru bir bayılasınız gelir. keza bendeki durum bu, hastanın ayağına doktor misali, biri yardımcı olsun ayol.
bazen de çok tatlıdır, minik bir kızda falan hıg hıg hıg diye.
bazen de nedensizdir, hayatınıza giren bir çok kişi size mükemmel olduğunuzu söyler, bir çok konuda bilginiz ve kültürünüz vardır, her hafta 1-2 film bitirir, bir sürü kitap okur, dizileri ve sosyal medyayı takip edersiniz, herkesle konuşacak şeyiniz vardır, ama yine de yalnızsınızdır. Bazen çok nedensiz oluyor, yalnızlık şans mı şanssızlık mı bilmiyorum ama şu aralar kendisini şansızlık olarak görüyorum. bir çok şeye sahibim, maddi,manevi fakat etrafımda birileri olsa bile yapayalnız hissediyorum. çok saçma ama yalnızım sanırım bende.
bence de son derece haklı önermedir, keza makarna, pizza yapan kaslı birlerine ihtiyaç var.
harvard ı kazanmak.. *
bi şişe kolonya...
radiohead bi de morrissey, the smiths olur.. goodbye my lover var. he bi de one last goodbye..
tam olarak değil de yıkandıktan sonra hemen ertesi gün çok güzel duruyor tam yağlanmamış ama böyle meyilli gibi olduğu dönem hani.
the chemical brother- galvanize.
müzik zevki güzel yazar.
morrissey- suedehead.
koop island blues.
keşke gelse de yazsa yine buraya, var mı yok mu uzun uzun anlatsa.
last fmde çok fazla dinleyen arkadaşım vardı ama pek dinlememiştim, sonra bi arkadaşım falan attı, güzeldi de bayağı. hoş yani, çalsın dursun arka planda..
en sevdiğim filmlerden biri, öyle severim ki ilk filmini sonra da kitabını okudum.
10. sınıfta başıma gelmiş bir eylem, üstelik kapalıydı da alsam mıı almasam mı falan dedim. sonra napacağım ki ben prezarvatifi ya dedim bir de unuturum munuturum çantamda falan almadım öyle kaldı orada..
öncelikle kendime bi ev alırdım. Ama sanırım bu türkiyede falan olmazdı. araba alırdım, sonra bi kaç tane daha ev alıp onları kiraya verirdim, her ay sonu bankada param gelmiş olurdu. hazıra dağ dayanmaz çünkü. sonra bi cafe tarzı bi şey açardım ya da bar, eski tarz, öyle eski tarz yapardım ki içerisi tıklım tıklım olurdu, bilirsiniz ki eski olan her şey kıymetli ve çekici gelir. sonra, evime bir sürü kitap, içki ve film alırdım, teknolojik olan her şey benim evimde olurdu meselaağ, hizmetçi tutardım biraz tembel bi insanım da. üf, sonra da biterdi herhalde para, ama kiralarım var. kira paralarım...